ANIL ÖZKAN DİRENÇLİ.

 

 

Değerli basın emekçileri başta olmak üzere, işini onuruyla yapan, güce tapmayan herkes baş tacıdır. Katıldığım YouTube programında isim vermeden Adapazarı’nın gerçeklerinden bahsettim. Adapazarı Belediyesi’nin, haberlerimizi ve muhalefetimizi sansürlemek için yapmış olduğu her şeyden söz ettim. Kimseye iftira atmadım, kimseyi zan altında bırakmadım; sadece isim vermedim. Kendini bilenler biliyor. Ne hikmetse, üzerine alınanlar oluyor. Hatta bir tanesi haddini aşıp, kendini kral zannedip “Sana bu şehirde siyaset yaptırmayacağım.’’ diyerek tehdit ediyor.

Uzun lafın kısası: Biz çiğ yemedik ki karnımız ağrısın. Sırtımızda küfemiz yok.
Racon kesenlere, tehdit edenlere, üst perdeden konuşanlara söylüyorum:
Bir canımız var; ona da göz diktiyseniz, gücümüz yettiği kadar mücadele ederiz!

Bu şehirde;
Kaçak sübyan okulunu yazamayanlar,
Meserret Bahçe’yi yazamayanlar,
AKP’li yöneticilerin aldıkları ihaleleri yazamayanlar,
Sağlık tesis alanının peşkeşini yazamayanlar,
Burjuva müteahhitlerin imar rantlarını yazamayanlar,
Köylüyü, çiftçiyi, işçiyi, emekliyi yazamayanlar…
Yazamayanlar da yazamayanlar !

Bir garip çıkıp olana bitene baş kaldırınca işinize gelmiyor.Tekrar söylüyorum: Biz bu düzene çomak soktuk; var gücümüzle garibin, yetimin, haksızlığa uğrayan herkesin yanında olmaya devam edeceğim !

Bu meslek için gecesini gündüzüne katan, çıkar için değil hakikat için çalışan; bedel ödeyen, baskılara direnen ve doğruları yazmaktan asla vazgeçmeyen tüm gazeteciler benim kardeşim, benim dostumdur.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir