Şemsi Bayraktar, 2019 yılını değerlendirdi ve 2020 beklentilerini açıkladı…
-TZOB Genel Başkanı Bayraktar:
-“Doğal afetlerle, yüksek girdi maliyetleriyle mücadele eden çiftçimiz,
üretimini sürdürürken yeterli geliri elde edememiştir. Bunun yanı sıra
kazancının büyük bölümünü de finansman maliyetlerine, kredi borçlarına
harcamıştır”
-“Çiftçimizin dayanacak gücü kalmamıştır. Çiftçi borçları acilen
uzun vadeli ve faizsiz olarak ertelenmeli, enflasyonun çok üzerinde artan
elektrik ve sulama ücretleri makul seviyelere çekilmelidir”
–“Tarım BAĞ-KUR sigortası prim aylık 914 liraya çıktı. Çiftçinin bu primi ödemesine imkan bulunmamaktadır. Prim gün sayısı, 2008 yılında olduğu gibi 15 güne indirilmelidir”
Ankara – 09.01.2020 – Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, 2019 yılının çiftçi açısından zor bir yıl olduğunu vurgulayan Bayraktar, “Doğal afetlerle, yüksek girdi maliyetleriyle mücadele eden çiftçimiz, üretimini sürdürürken yeterli geliri elde edememiştir. Bunun yanı sıra kazancının büyük bölümünü de finansman maliyetlerine, kredi borçlarına harcamıştır. Artık çiftçimizin dayanacak gücü kalmamıştır. Çiftçi borçları acilen uzun vadeli ve faizsiz olarak ertelenmeli, enflasyonun çok üzerinde artan elektrik ve sulama ücretleri makul seviyelere çekilmelidir” diye konuştu.
Bayraktar, Birlik Merkezi’nde düzenlediği basın toplantısında tarımda 2019 yılını değerlendirdi, 2020 beklentilerini ve üretici market fiyatlarını açıkladı.
Basın toplantısına, dün Barış Pınarı harekât bölgesinde şehit düşen askerlere Allah’tan rahmet, yakınlarına başsağlığı dileyerek başlayan Bayraktar, Adana, Antalya ve Mersin illerinde şiddetli yağış, fırtına ve hortumların neden olduğu tabii afetlerden etkilenen çiftçilere geçmiş olsun dileklerini iletti ve biran öne hasar tespit çalışmalarının tamamlanması ve çiftçinin mağduriyetinin giderilmesini istedi.
Çiftçilerin zor şartlara rağmen tarımsal faaliyeti sürdürdüğüne, sofralardan üç öğün hiçbir şeyi eksik etmediğine vurgu yapan Bayraktar, “Ülkemizin gıda güvencesini sağlayan eli öpülesi çiftçimize bir kez daha teşekkür ediyorum. Herkes bu çiftçinin değerini bilmelidir. Ziraat Odaları ve Türkiye Ziraat Odaları Birliği olarak bizler, çiftçimizin hizmetinde olmaktan büyük bir şeref duyuyoruz” ifadelerini kullandı.
-“Tarım ülke ekonomisindeki önemini koruyor”
Türk tarımının gerçekleştirdiği üretim, sağladığı istihdam ve ihracatla ülke ekonomisindeki önemini koruduğunu belirten Bayraktar, şunları kaydetti:
“Milli gelirin yüzde 5,8’ini karşılayan tarım, 2019 yılının Ocak-Eylül döneminde yüzde 3,7 büyümüştür.
Çiftçimiz, 83 milyon ülke nüfusunun, 5 milyonu aşkın sığınmacı, mülteci ve yabancının, 45 milyonu aşkın turistin gıda güvencesini sağlamıştır.
Bitkisel üretim verilerine göre, üretim, tahılda ve diğer bitkisel ürünlerde yüzde 1,4, sebzelerde yüzde 3,5, meyvelerde (baharat bitkileri ve çay dahil) yüzde 0,3 arttı. 2019 yılında toplam bitkisel üretim, bir önceki yıla göre yüzde 1,8 artarak 115,2 milyon tondan 117,3 milyon tona çıktı.
Hayvansal üretim, Ocak-Ekim döneminde, tavuk etinde yüzde 1,4, sanayiye aktarılan sütte yüzde 5,5 azalırken, tavuk yumurtasında yüzde 2,1 arttı. Ocak-Eylül döneminde ise kırmızı et üretimi yüzde 3,4 artış gösterdi.
Her şeye rağmen esas itibarıyla verimliliğe dayalı bitkisel ve hayvansal üretimdeki artış, büyüme rakamlarına olumlu yansımıştır.
Aralık ayı itibarıyla son bir yıllık dönemde yurtiçi üretici fiyatları 7,36, tüketici fiyatları yüzde 11,84, gıda ve alkolsüz içecek fiyatları yüzde 10,89, tarımda üretici fiyatları ise Kasım ayı itibarıyla yüzde 13,60 arttı.
Eylül ayında açıklanan verilere göre tarımda istihdam, 108 bin kişi azalmış ve 5 milyon 590 binden 5 milyon 482 bine gerilemiştir.
Eylül ayları itibarıyla tarımın istihdamdaki payı yüzde 19,2’den yüzde 19,3’e çıkmıştır.
Tarımın Eylül ayında işsizliği 2,6 puan indirerek, yüzde 16,4’den yüzde 13,8’e düşürmesi Türkiye için bir kazançtır.”
– “İhracata daha fazla destek verilmeli, üretim teşvik edilmelidir”
Tarımın önemli unsurlarından birinin de dış ticaret olduğunu belirten Bayraktar, “2019 yılının Ocak-Kasım döneminde ihracat yüzde 1,1 artarak, 16 milyar dolardan 16,2 milyar dolara çıkmıştır. Buna karşın ithalatta yüzde 4,1’lik azalış görüldü. İthalat rakamı 12 milyar dolardan 11,5 milyar dolara geriledi. Bu dönemde dış ticaret fazlası ise yüzde 16,3 artarak, 4 milyar dolardan 4,7 milyar dolara yükseldi. Türkiye gibi hemen her ürünün üretilebildiği bir ülkede yaptığımız ithalatın en az 3-4 katı ihracat gerçekleştirmemiz gerekir. Bunun için ihracata daha fazla destek verilmeli, üretim teşvik edilmelidir” diye konuştu.
-“Girdi fiyatları”-
Nisan 2018’den itibaren döviz kurlarında görülen aşırı dalgalanma ve enflasyondaki yükselişten en fazla etkilenen kesimlerden birinin çiftçiler olduğunu vurgulayan Bayraktar, şunları söyledi:
“Mazot, gübre, tohum, ilaç, yem, elektrik gibi girdiler enflasyonun çok üzerinde artmıştır.
Kimi girdilerdeki artış yüzde 100’ün üzerinde olmuştur.
Önemli bir tarımsal girdi olan gübrede son bir yılda, bazı gübre çeşitlerinde fiyatların gerilemesine rağmen, 2017-2018 Kasım dönemlerinde ürede yüzde 64,8 ve DAP’ta yüzde 80,1 oranındaki artışı göz ardı edemeyiz.
Fiyat artışı nedeniyle çiftçimiz gübre kullanırken zorlanmaktadır.
Gübre Takip Sistemini destekliyoruz. Gübrenin izlenebilirliği açısından önemli buluyoruz. Yalnız bu sistemin getirdiği maliyet, gübre fiyatlarını artırmadan çözülmelidir.
Çiftçimizin en önemli girdi kalemlerinden mazotun yarısını devletin karşılaması olumlu olsa da mazot fiyatları, 6 lira 65 kuruş gibi yüksek düzeydedir.
Tarımsal üretimi artırmanın yollarından biri de sertifikalı tohum kullanmaktır. Son yıllarda sertifikalı tohum üretimi artmışsa da özellikle sebze tohumlarında üretim açığımız sürmektedir, sertifikalı tohum kullanımı da hala gelişmiş ülke standartlarına ulaşmamıştır.
Çiftçimizin bir diğer sorunu da elektrik fiyatlarıdır.
2019 yılında elektrik fiyatındaki artış, tarımsal sulama tarifesi bazında yüzde 32,5 olsa da, 2018’deki yüzde 70,7’lik artış nedeniyle 2017 Aralık-2019 Aralık aylarını baz aldığımızda artış yüzde 126,2’ye ulaşmıştır.
En son bu Ocak ayında 0,17 kuruşluk artışla elektrik fiyatları 80,77 kuruşa ulaşmıştır.
Elektrik borcu bulunan üreticilerimizin desteklerine konan blokeler de ayrı bir sorundur.
Tarımsal Sulamaya İlişkin Elektrik Borcu Bulunan Çiftçilere Bu Borçları Ödeninceye Kadar 2017 Yılında Tarımsal Destekleme Ödemesi Yapılmamasına İlişkin Uygulama Tebliği, açılan dava sonucu Danıştay tarafından iptal edilmiştir.
Alınan karar, elektrik borçlarının desteklerden tahsil edilmesiyle ilgili uygulamanın yanlışlığını hukuken ortaya koymuştur.
-“Elektrikli traktörde devlet akü desteği vermeli”